GENA TÖKMİŞ MURUZLARİNİ



    

 
    GENE TÖKMİŞ MURUZLARİNİ

Karadeniz’de gemilari batmiş.
Sabah sabah
               gené tökmiş muruzlarini.
Sökide muçurlanmış da beyhaber yatmiş.
Heç bilmeyerim
                néyé tökmiş muruzlarini?    
 
 
Ne sorarsan sor asla ses vermiyer.
Gözüne batsan da bir şey görmiyer.
Né tevatür işdür, aklım ermiyer.
İşte böylesine
                 Bizé tökmiş muruzlarini.
 
 
Bir tafraynan, bir hersinan içeri girer.
Yastuği, minderi tutar yere serer.
Kedelden kedele bacağlarini gerer.
Göriyersiz ki
                 eyca tökmiş muruzlarini.

 
 
Sobanın önünde duriyer küller.
Heç gülmez konuşmaz lâl olmiş diller.
Bu vazyeta ne der bilmem ki eller?
Ben ne bilem
                 néyé tökmiş muruzlarini.
 
 
Boçocuvalar sarmiş her yeri.
Kurtlanmiş peynir teptuğumuz deri.
Kararmiş gözleri kalmamiş feri.
Baksana ne
                 fena tökmiş muruzlarini.
 
 
Ne pileki tayatmiş ne cadi vurmiş.
Ahşama kadar dodopal gibi durmiş.
Kafasında kim bilûr nélér da kurmiş.
Anasigile gedememiş
                 diyé tökmiş muruzlarini.
 
 
Şalçokadan yamaluhlar sökülmiş.
Kedellerden hali kilim tökülmiş.
Ğeconun dibine çökmiş bükülmiş.
Alemé ibretluğa bir
                 köyé tökmiş muruzlarini.

 
 
Bir tiknam tohunsan elletmiyer.
Sohulsan usulca, yoh belletmiyer.
Pırtıkléniyer bir şey söyletmiyer.
Anlaşıliyer ki her
                 şeyé tökmiş muruzlarini.
 
 
Her gün tana toluği kayiran ben.
Her gün oduni çirayi yaran ben.
Her gün çalayi nekeri kıran ben.
Hal böyle böyléykén
                 géné tökmiş muruzlarini.
 
 
 
Satıp kurtulasın mal değil ki…
Bu kabullanacah bir hal değil ki…
Verip sormiyasın bir nal değil ki…
Allahisen ağnadız mi
                 néyé tökmiş muruzlarini?
 
                                          E.UZAKLAR 
                                            KASIM 2003, ANKARA
 
 Not: Bu şiir, serbest heceyle yazılmıştır.
 
 
 
 
 



      
 
 
 
U Z A K L A R A
 
NE BİLEM
 
Tutsa da odlara atsalar beni
Yanar mıyım yanmaz mıyım ne bilem
Çıkarıp ateşten kurban etseler
Kanar mıyım kanmaz mıyım ne bilem

İşlese derinden yürek yarası
Işık gözlerinin gitse karası
Bir daha gelmese görüş sırası
Anar mıyım anmaz mıyım ne bilem

Kalabalık şu insansız bellerden
Betonlaşmış çirkin uzak ellerden
Asfaltlanmış geniş geniş yollardan
Döner miyim dönmez miyim ne bilem

Uzaklar'ı çocuk gibi ağlatsan
Ateş ile yüreğini dağlatsan
Yangınıma şu Çoruh'u bağlatsan
Söner miyim sönmez miyim ne bilem


E.UZAKLAR
"BULDUM" KÖZLEMELERİ
 
Dikenin gülünü buldum

Yakanın ilini buldum
Koştum ki söndürem belki
Yananın külünü buldum

Bitirdim dalda buldum
Yitirdim elde buldum
Aradım aşka çare
Bak işte dilde buldum

Aradım alda buldum
Kovanda balda buldum
Ben seni her anımda
Yanımda yolda buldum

Suyun gözünü buldum
Odun közünü buldum
Çok okudum yazdım da
Sözün özünü buldum

E.UZAKLAR
"VAR " KÖZLEMELERİ
 
Her toprağın bir taşı var
Her kurunun bir yaşı var
Araştır da bak ey dostum
Her gerçeğin bir düşü var

Her yanışın bir sönüşü var
Her gidişin bir dönüşü var
Unutmayın ey çocuklar ki
Her yokuşun bir inişi var


Her baharın bir güzü var
Her bir kışın bir yazı var
Aklından hiç çıkarma ki
Her gecenin gündüzü var

Her ırmağın bir akışı var
Her güzelin bir bakışı var
Düşün taşın yanıt bulursun
Her girişin bir çıkışı var

Her bir kulağın bir duyuşu var
Her bir ozanın bir deyişi var
Dinle bak ne diyor şu atasözü
Her yiğidin bir yoğurt yiyişi var

E.UZAKLAR
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol