YÖRESEL KÖZLEMELER




YÖRESEL KÖZLEMELER                                     
Zöhret’in altı elmalı bağdır
Karçal görkemli karlı bir dağdır
Yağmiş durmiş yer kaymiş Satlel’de
Duydum ki koni komşi hep sağdır
                    * * *
Kar yağmiş Kışla’ya enmiştur şimdi
Evlerde sobalar yanmiştur şimdi
Şor peynir turşi çıkmiş çay kaynamiş
Kartopi furuna konmiştur şimdi
                  * * *
Çökmüş kalmıştım dibinde
Islık çalmıştım dibinde
Hey gidi çam ağacım hey
Düşe dalmıştım dibinde
        * * *                    
Nazlı güzel naz etme
Al valayı bez   etme
Dün yazdığım mektuptan
Kimselere söz etme
        * * *             
Tüfegimi    kuraydın
Tam kalbimden vuraydın
Yarama melhem diye
Gözyaşından süraydın   
        * * *                  
Pilekide bişurem seni
Cezveden de taşurem seni
Sine sine gelem o baştan
Pencereden aşurem seni
       * * *             
Yere tahıl serilmez
Bostan çamur girilmez
Lazutlar yetişmişse
Tallaya su verilmez
      * * *    
Sarılaydın saraydın
Yol başında duraydın
Gitmeseydin keşke de
Bağrıma köz vuraydın
      * * *
 Böyle düzen olur mu ?
 Düğüm çözen olur mu?
 Şu kara yazıları
Beyaz yazan olur mu?
      * * *
Kökü topraktan ayırdılar
Dalı yapraktan ayırdılar
Bent vurdular yardılar
Suyu çakraktan ayırdılar
       * * *
Kökle toprak olduk biz
Dalla yaprak olduk biz
Kardeşlik ülkesinde
Çekildik bayrak olduk biz
       * * *
Yolcu isen uçak bende
Kolcu isen kaçak bende
Seni dolu fırtınadan
Koruyacak saçak bende
    
 Peynirlere şor bende
Küllenmeyen kor bende
Tutuşmuş yanıyorsan
Savutmaya kar bende
    * * *
Sarhoş değil karaldayım
Evden kaçtım firaldayım
Boşa verdim şu ömrümü
Kârda değil zaraldayım
    * * *
Güz yaprağı döşüyorum
Daldan koptum düşüyorum
Çabuk sarıl sarıl bana
Yalnızlıktan üşüyorum
     * * *
Elin tuttum elim yandı
Dile düştüm dilim yandı
Verdin ateşe ülkemi
Varım yoğum ilim yandı
 * * *                                                                                                                                                                                                                          
Kuymağın da kusmasi
Ağız südün kesmasi
Ham tuluğa çok zordur
Taze peynir basmasi
   * * *
Çalalar çekilmiştur
Güzlükler ekilmiştur
Buğdaylar degirmanda
Ügünüp tökülmiştur

 

U Z A K L A R A
 
NE BİLEM
 
Tutsa da odlara atsalar beni
Yanar mıyım yanmaz mıyım ne bilem
Çıkarıp ateşten kurban etseler
Kanar mıyım kanmaz mıyım ne bilem

İşlese derinden yürek yarası
Işık gözlerinin gitse karası
Bir daha gelmese görüş sırası
Anar mıyım anmaz mıyım ne bilem

Kalabalık şu insansız bellerden
Betonlaşmış çirkin uzak ellerden
Asfaltlanmış geniş geniş yollardan
Döner miyim dönmez miyim ne bilem

Uzaklar'ı çocuk gibi ağlatsan
Ateş ile yüreğini dağlatsan
Yangınıma şu Çoruh'u bağlatsan
Söner miyim sönmez miyim ne bilem


E.UZAKLAR
"BULDUM" KÖZLEMELERİ
 
Dikenin gülünü buldum

Yakanın ilini buldum
Koştum ki söndürem belki
Yananın külünü buldum

Bitirdim dalda buldum
Yitirdim elde buldum
Aradım aşka çare
Bak işte dilde buldum

Aradım alda buldum
Kovanda balda buldum
Ben seni her anımda
Yanımda yolda buldum

Suyun gözünü buldum
Odun közünü buldum
Çok okudum yazdım da
Sözün özünü buldum

E.UZAKLAR
"VAR " KÖZLEMELERİ
 
Her toprağın bir taşı var
Her kurunun bir yaşı var
Araştır da bak ey dostum
Her gerçeğin bir düşü var

Her yanışın bir sönüşü var
Her gidişin bir dönüşü var
Unutmayın ey çocuklar ki
Her yokuşun bir inişi var


Her baharın bir güzü var
Her bir kışın bir yazı var
Aklından hiç çıkarma ki
Her gecenin gündüzü var

Her ırmağın bir akışı var
Her güzelin bir bakışı var
Düşün taşın yanıt bulursun
Her girişin bir çıkışı var

Her bir kulağın bir duyuşu var
Her bir ozanın bir deyişi var
Dinle bak ne diyor şu atasözü
Her yiğidin bir yoğurt yiyişi var

E.UZAKLAR
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol